"Hayalperest - Burak Parmaksız" Kitap Yorumu ♛

    Yeni bir yıldan herkese merhaba millet! Vay be, resmen bir yıldır yorum girmedim. Sizin de gördüğünüz gibi pek bir komiğim bu günlerde. İki hafta buralarda olmayacağım (lanet sınavlarım başlıyor, Allah'ım ne büyük acılar bunlar konuşması yapasım var), bu yüzden de son pazar günümde yılın ilk kitabının yorumunu gireyim dedim. Bu arada 2016 da tam 70 kitap okumak istiyorum. 2015 de 65 tane okumak istiyordum, son gün tamamladım bu sayıya. Bakalım bu sene yetiştirebilecek miyim. Ooo merak konusu.

    Hayalperest'i bana Burak Abi kasım ayının sonlarına doğru göndermişti. Uzun zamandır gelmesini bekliyordum zaten, okumayan sadece ben kalmıştım. Kitap çıktığı andan itibaren büyük bir ilgi ile okunduğu için, insan doğal olarak merak ediyor. Elime ulaştığı an başlamayı elbette ben de isterdim ama araya başka kitaplar girdi, ödevdi, okuldu falan derken yeni okuyabildim. 2016 yılını Hayalperest ile açtım. :)

    Hayalperest biraz kısa bir kitap. Tam olarak 224 sayfa. Aslında bu tarz kitaplar hep kısa oluyor, ben pek uzun olanı görmedim sanırım. Kitabın belirli bir konusu yok, Burak Abi kendi düşüncelerini, neler hissettiğini yazmış. Bir çok konu hakkında neler düşündüğünü okuyoruz, mesela sadece aşk hakkında ne düşündüğünü yazmamış. Bir çok konu var dediğim gibi. Kendi türünde bence gayet iyi bir kitaptı. Çoğu insanın baş ucu kitabı olabilecek potansiyele sahip aslında. Benim oldu mu diye soracak olursanız, olmadı ama altını çizdiğim veya not aldığım yerleri her zaman açıp okuyabilirim. Gerçekten çok güzel cümleler vardı.

    Burak Abinin kalemi de gayet akıcıydı, sizi sıkmıyor ve çok da kolay bir şekilde kendini okutuyor. Ben dün falan başlamıştım sanırım, tam hatırlamıyorum ama bu sabah bitirdiğimi size söyleyebilirim. Sınavlarım başlayacağı için beni yormayacak, dili kolay olacak bir kitap okumak istemiştim ve Hayalperest'i seçmiştim. İyi ki de seçmişim dedim zaten okuduktan sonra da. Baya kolay okundu.

    Yılın ilk kitabı da böylece bitmiş oldu! Çok kısa bir yorum oldu gibi ama daha fazla ne söyleyebilirim bilmiyorum. Deneme türünde yazılan yazıları seviyorsanız bu kitabı da seversiniz. Kendi türüne gerçekten çok iyiydi, saçma bir çok kitap olduğu için Hayalperest size çok iyi gelecek, tavsiye ediyorum yani. Bir kaç alıntı bırakıp bu yorumu da bitiriyorum. Görüşmek üzere millet.

                                             ALINTILAR ♛

    Son olarak; eğer ben bu lanet olası dünyadan göçtükten sonra adım hatırlanmayacaksa ve yazdıklarım okunmayacaksa... Üzülmeyin, iyi ki ölmüşüm, anasını satayım. 

                (Sayfa 28) 

    Zarar görmeyelim artık. Kendime ihtiyacım var. En çok kendime, kimseye değil. 

                (Sayfa 37) 

    Çok kez öldüm. Öldürmedi kimse, ben yaptım her defasında. Çok yetenekliyim. Yaşıyorum hala, nasıl bilmiyorum. 

               (Sayfa 45) 

    İnsanın kötü olabileceğine inanmıyorum. En azından şuna eminim. Doğarken hepimiz iyiyiz. Diyorum ya, kabuğuna çekilir mi ki dünya? Biraz olsun rahat bırakır mı bizi? 

               (Sayfa 72) 

    Harfler çok güçlü. Hem de çok... Hayattaki en büyük yetenek yan yana getirip güzel şekiller oluşturabilmek. Şekil derken, anladınız siz onu. 

                (Sayfa 123) 

                                                PUANIM ♛ 

    4 YILDIZ:  İlişkimiz böyle güzel devam ediyorken neden bu kadar çabuk bittin ki?