Bir Kraliçe, istediği kitaplara sahip olmak için çok kötü şeyler yapar...


15.7.15

"Mühür Bekçileri 4. Kitap Turu & Geçmiş Günlerimiz - Cristin Terrill" Kitap Yorumu ♛



    Herkese süper bir merhaba arkadaşlar! Sizler bugün nasılsınız, söylesin bakalım. Umarım siz iyisinizdir. Zaten Razaman neredeyse bitmek üzere, bayram geliyor. Neyse işte, ben de iyi olmak için uğraşıyorum. Şu kitap benim tüm yaşam enerjimi emdi, o yüzden bir kaç saattir kendime gelmeye çalışıyorum. Dört saatlik bir uyku ile ayaktayım, gözlerim falan ağlamaktan içine çöktü. Ya ben ne zaman bu kadar duygusal bir insan oldum acaba? Kesinlikle manyak bir kızım. Yani o kadar çok ağlamamın başka bir açıklaması olamaz.

    YAZININ DEVAMI ÇOK AĞIR SPOILER İÇERİR! DİKKAT EDİN, BEN UYARIYORUM. 


Ay çok seviyorum şu sözü. 

    Kitabımız bana göre bilim kurgu türündeki en iyi kitaplardan bir tanesiydi. Ben bu kitaba aşık oldum, onu okuduğum iki gün içerisinde kitap ile yattım, kitap ile kalktım. Gerçekten hayatımda okuduğum en iyi kitaplardan bir tanesiydi. Allah'ım neden böyle kitaplar keşfedilmiyor? NİYE OKUMUYORSUNUZ BUNLARI, NİYE? Lütfen hemen alıp okur musunuz? Lütfen, lütfen.

    Kitapta zaman yolculuğu anlatılıyor. James, Marina ve Finn üç yakın arkadaşlar. Marina kız olan bu arada (bunu söylemesem olmazdı,pişman değilim). Her neyse, James küçük yaşta anne ve babasını kaybetmiş. Onların yokluğunu hiçbir zaman alışamamış. Ay Allah'ım aklıma geldikçe kalbim parçalanıyor. Dayanamıyorum ya. Anne ve babası olmadığı için ona abisi Nate bakıyor. Nate özel sektör de görevli. FBI gibi bir şeyin içinde ama çok daha önemli biri. James de küçük bir dahi, beyni normal bir insandan çok daha hızlı çalışıyor. Ama James geçmişte takılıp kalmış. Zaten onun sonu da bu takıntısı yüzünden oluyor. Keşke her şey farklı olsaydı.

    Dediğim gibi James abisi ile yaşıyor. Okulu erken yaşta bitirmiş, yani yaşıtlarından çok daha üstün durumda olduğu için bir iki sene okumamış bile. Marina da onun çocukluk arkadaşı, komşuları. Marina küçüklüğünden beri James'i seviyor. Onun her şeyine hayran, gelecekte yaptığı kötülüklere rağmen ondan tam olarak nefret edemiyor. Sanırım ben de asla James den nefret edemeyeceğim. Tabii canımın içi Finn'in yeri çok başka olacak ama James... o da hep kalbimde.

    Bu üçlü Nate'in konuşma yapacağı sıkıcı bir DNC partisine gidiyorlar. Nate çok önemli biri olduğu için konuşma da ona veriliyor. Ama o gecede her şey tepe taklak oluyor ve Nate vuruluyor. Kitabın sonunda bunun sebebi, nasıl ve neden olduğu, özellikle de kimin yaptığı açıklanıyor. Hele ki o sahnelerde bittim ben, öldüm yani. Sadece mezarda değildim, yoksa öldüm. Kalbimde kocaman bir delik var. Hatırladıkça kötü oluyorum.

    Nate ağır yaralı olduğu için hastaneye kaldırılıyor. James'in de pek iyi durumda olduğu söylenemez. Marina ve Finn o sıralar hep onun yanında oluyorlar ama maalesef ki bu hiçbir şeyi çözmüyor. Daha sonra Richter adında bir AIR görevlisi devreye giriyor. Hayvan herifin teki resmen. Hem geçmişte hem de gelecekte ondan nefret ettim. Paradoks yüzünden birinin onu vurduğuna inanıyorum ve ölmüş olmasını diliyorum.

    Bu sırada Nate hastanedeyken Marina ile aralarında küçük bir konuşma geçiyor. Nate ona Connecticut da önemli bir şey olduğundan bahsediyor. Zaten vurulmadan önce de James'e göz kulak olmasını, James'in pek normal davranmadığını söylemişti. Marina da bu yüzden James ve Finn'i oraya götürmek zorunda. Önemli bir şey bulacaklarını biliyor. Zaten buluyorlar da ama bu konuda James'in düşünceleri pek değişmiyor.

ONU ÖLDÜRMEK ZORUNDASIN.

    Ay resmen kitabın yarısını anlattım ama kendimi tutamıyorum. Ya kitapta her şey yerli yerindeydi. Yaşanan aşk bile harikaydı. O kadar maceranın arasında yaşanan aşk insanı rahatlatıyor. Sevgili Cristin bize yaşanan duyguları çok iyi hissettirmiş. Hayran kaldım ona, favori yazarlarımın arasına girdi. Neyse, biz kitaba dönelim. Nate ağır yaralı olduğu için kurtulamıyor. Onun ölümüne çok üzülmüştüm. Haliyle James de çok üzülüyor ve geçmişte Richter ile bir anlaşma yapıyor. Dördüncü boyutta yolculuk yapmak için bir makine inşa etmeye başlıyor.

    Başarıyor da. Kitap bundan sonra hem dört yıl önceyi hem de dört yıl sonrayı anlatıyor. Dört yıl sonra James çok değişiyor, kötü bir insan oluyor. Marina ve Finn de ondan kaçmaya ve James makineyi icap etmeden önceki zaman dönüp onu durdurmaya çalışıyorlar. Bunu tam 15 kez denemişler, ama hiçbir yol başarılı olamamış. Geriye kalan son çareleri dört yıl önceki genç James'i öldürmek. Şimdi doğruyu söylemek gerekirse ben başlarda James'in ölmesini istiyordum. Onun yaptıkları hiç hoşuma gitmiyordu ama son sahnelerde her şey değişti. James'i ne kadar çok sevdiğimi o artık olmayınca anladım. Bunu fark edince öyle bir ağladım ki sanki James'i gerçekten tanıyordum da biz ikimiz yakın arkadaş falandık. KEŞKE BÖYLE OLMASAYDI diyorum ama Marina ve Finn'in mutlu olmaları için de başka bir çare yoktu.

    Böyle harika bir kitap ile tur yaptığımız için çok fena mutluyum! Hyperion Kitap, siz harika bir yayın evisiniz! Her şey için size çok teşekkür ederim. Çok samimi ve anlayışlısınız, her zaman bize karşı sabırlı oldunuz. Umarım en kısa zaman da bu serinin devam kitabını çıkartırsınız çünkü gördüğüm kadarı ile bir ara kitap var. İkinci bir kitap da var ama sanırım o daha çıkmadı. Okumayı çok istiyorum, o kitapları bana fırlatın lütfen!
 






                                                ALINTILAR ♛



    Zaman yolculuğu pek müthiş bir şey değil; aksine mide bulandıran iğrenç bir şey.

                    (Sayfa 62) 




    Bunda her zaman acıklı bir taraf hissettim: Özlememekten gelen bir çoraklık.

                   (Sayfa 135) 




    "Bazen daha büyük bir iyilik elde etmek için çok sevdiklerini incitmek zorunda kalırsın."

                   (Doktor, sayfa 146) 




    "Çoğu zaman duvarları yıkarken tuğlaları teker teker yerlerinden almazsın. Birilerinin vurması ve onu yıkması gerekir."

                   (James, sayfa 211) 




    "Dünyayı kurtarmak da amma zormuş."
    "Evet. Ve biz de her şeyi bombok ettik."

                    (Finn ve Em, sayfa 256) 




    Morluklar ve yaralar iyileşir ama kelimeler iltihaplanmaya devam eder.

                   (Sayfa 264) 








                                                   PUANIM ♛ 



                5 YILDIZ:  Satırlarına aşık oldum! Hadi gidip evlenelim, tatlım!
 

 















4 yorum:

Özgürlük Şarkısı dedi ki...

Ağlamıyorum gözüme paradoks kaçtı. ^.^

Zeynep Dilara dedi ki...

Acımız çok büyük aşkım, çok büyük :'(

Unknown dedi ki...

Razaman bitmek üzere :D

Zeynep Dilara dedi ki...

hshjskjlk :D :D

Yorum Gönder