Selaam arkadaşlar! Anlamsız bir günden daha hepinize merhaba falan filan. Giriş konuşması yapmayı çok isterdim ama yorum zaten uzun olacak gibi, o yüzden burayı hemen geçiyorum. İki haftadır falan yorum giremedim. O sırada Beni Bırakma ile Beni Yakma'yı bitirdim. Onun yorumunu da bugün içerisinde girmeye çalışacağım. (GİRMEDİ) Her neyse, yoruma geçiyorum ben. Ihıhıh.
SPOILER VERECEĞİM! DİKKAT, DİKKAT!
İlk kitabın sonunda Juliette, Adam, Kenji ve James Omega Noktası'na ulaşmışlardı. Omega Noktası Juliette gibi özel yetenekleri olan insanlarla dolu. Omega Noktası'nın kurucusu Castle ve daha birçok karakter ile tanışıyoruz bu kitap da. Juliette kızımız ilk kitabın sonunda büyük bir öz güven patlaması yaşamıştı ama bu kitap da yine pısırık Juliette'e döndü. Kimse ile konuşmuyor, yeteneğini geliştirmek için alması gereken derslere bile zorla katılıyordu. Zamanının çoğunu zırlamak ve Adam ile yiyişmek ile geçiriyordu. VE BU DA BENİ DELİ EDİYORDU!
Kitap başlarda böyle devam ediyor, daha sonra Adam'ın Juliette'e neden dokunabildiğini araştırıyor Castle. Böylece Adam'ın aşırı saçma bir yeteneği olduğunu öğreniyoruz. Juliette'e aslında tam anlamıyla dokunamadığını, bunun ona acı verdiğini falan öğreniyoruz işte. ALLAH'IM ADAM BU KİTAPTA TAM ANLAMIYLA KATLANILMAZDI! Tahereh onu resmen ezik durumuna düşürmüş. (ÇÜNKÜ KENDİSİ DE TEAM WARNER, ZAA) İlk kitap da biraz da olsa katlandığım Adam gitmiş ve yerine gereksiz, içi boş, EZİK, tekrar gereksiz ve tekrar içi boş bir Adam gelmiş. Zaten kendisini sevmiyordum olmasa da olurdu. OLMASA DAHA İYİ OLURDU.
Yeniden Kuruluş ile Omega Noktası arasında bir savaş olacağını biliyoruz ve kitap da herkes bunun için hazırlanıyor. Ben savaş sahneleri için büyük bir beklenti duymuştum ama hiç beklediğim gibi olmadı. Bu konuyu son kitabın yorumunda bahsedeceğim çünkü şimdi bundan bahsedersem biraz anlamsız olur. BAYA ANLAMSIZ olur. Bu arada Kenji'nin de bir yeteneği olduğunu öğreniyoruz. Kendisi çok havalı! Bayılıyorum ona. Bu seride Warner'dan sonra en sevdiğim karakter Kenji.
Başlarda "WARNER NEREDE?!" diye kendimi öldürüyordum ve onu dışarıda köpek severken görünce... AY HİSLERİMİ ANLATACAK BİR KELİME YOK! Juliette'nin insanlar ile kaynaşması ve onu kabul etmeleri için Kenji onu bir göreve götürüyor. Dışarıya, yiyecek ve silah çalmaya gidiyorlar. Ve işte o zaman da Juliette Warner'ı görüyor. WARNEER! Yollarına ölürüm, kurban olurum sana WARNEEER!
Bu kitap da bir de Warner'ın babası Anderson'u görüyoruz. KENDİSİNDEN ÖLÜMÜNE NEFRET EDİYORUM. Anderson Yeniden Kuruluş'un kurucusu ve Omega Noktasından, oradaki insanlardan haberdar. Söylentileri duyuyor ve onları yok etmek istiyor. Bu yüzden Winston, Brendan, Ian ve Emory'i kaçırıyor. Warner'ı tekrar görmemiz de böylece oluyor. Buraları kısaca geçiyorum; rehineleri bırakmak için bir değiş tokuş istiyor. Juliette, Adam ve Kenji karşılığında diğer rehineleri vermeyi teklif ediyor falan.
ALEV ALDI AMA BURALAR! |
Sonra işte bir şeyler oluyor, (HER ŞEYİ ANLATAMAM MİLLET) Juliette deliriyor Anderson'u bacaklarından vuruyor, Kenji yardıma geliyor Warner'ı bayıltıyor, Adam Anderson'u görüyor ve anlamsız bir gerçeğin farkına varıyor, Ian ve Emory'i kurtarıyorlar ve Warner'ı da rehin alarak Omega Noktası'na geri dönüyorlar. Askerler ve Omega Noktası insanları arasında olan kavgadan bahsetmiyorum bile. Bunlar kısaca olup bitenler. Adam'ın farkına vardığı gerçeği son kitabın yorumunda söyleyeceğim ama bence o olmasa da olurmuş yani. NEDEN AŞK ÜÇGENLERİNDE HEP ......... OLMAK ZORUNDA? Başka konu mu yok kardeşim? Ayrıca ben Warner'ı ilk kitap da gördüğüm anda onu Damon'a benzetmiştim zaten.
Warner'ın Omega Noktasında olması.... Çok güzeldi ya, onun olduğu her sahne çok güzeldi! BAYILIYORUM OĞLUM BEN SANA! Bu arada Warner'ın ilk adını da öğreniyoruz; AARON! Ya ama bir insanın adı bile olağanüstü olur mu? Vicdansızın oğlu! Juliette'i o kadar çok kıskandım ki bu kitap da! Ay hele odada ki sahneleri... Juliette her şeyi bozmasaydı o kadar muhteşemdi ki! Ulan sen nasıl Warner'ı üzüyorsun? Huyun pis kızım senin. Bir Adam bir Warner. İKİ YÜZLÜ UTANMAZ!
WARNER SAHNELERİNDE İÇİM MUTLULUKLA DOLUYORDU VE SÜREKLİ DE OYNAMAK İSTİYORDUM! WARNER, AYHHHH WARNER!
Kitabın sonu harikaydı! Bitirince ben zaten hemen Beni Yakma'ya başlamıştım. Üç kitabı da arka arkaya okumak müthiş güzel oluyor ya. Hele de böyle akıcı ve güzel serileri okumak MÜTHİŞ, MÜTHİŞ! Beni Bırakma da ilk kitaptan çok daha iyiydi bence. Gittikçe güzelleşen bir seri aslında Bana Dokunma serisi. Güzelleşiyor evet ama üç kitap çok az be! Hala bitmiş olduğuna inanamıyorum. Altı kitap falan olsaydı ne biliyim daha güzel olurdu sanki. Son kitap dan sonra yarım kalmış gibi hissediyorum. Warner'a doymak mümkün değil. WARNEEER!
Muhteşem Aaron Warner Anderson'dan ve tatlı Kenji'den harika alıntılar bırakıp gidiyorum. Ihıhıhıh.
ALINTILAR ♛
"Bunu herkes yapamaz -yetenekler farklılık gösterir- fakat belki salaklık seviyeni bir süre ölmeyecek kadar düşük tutarsan bunu bir gün sana öğretirim."
Hızına ayak uydurmaya çalışarak ve öfkesi karşısında biraz olsun kırgınlık duymadan ona "Benim için geri geldin," diyorum. "Neden benim için döndün?"
Kenji "Çünkü sen bir salaksın," diyor.
(Sayfa 135)
Kenji ellerini sağa sola sallayarak, "Of, kahretsin. Tamam, bir şey demedim ben," diyor. "Cidden. Bu beni hiç ilgilendirmez." Bana bir bakış atıyor. "Ve bunu sakın tüm gizli hislerini şu an bana dökmen için yaptığım bir davet gibi görme."
(Sayfa 195)
Warner bana "Kızarınca çok tatlı oluyorsun," diyor. "Fakat keşke hislerini aşkın için yalvaran birine harcamasan." Başını Adam'a doğru eğiyor. Ona "Yazık sana," diyor. "Bu müthiş aşalayıcı olsa gerek."
Adam ona çelik gibi bir sesle "Seni hasta pislik," diyor.
"En azından gururum var."
(Sayfa 270)
"Lütfen."
"Lütfen bunu yaptım diye vurma beni," diyor.
Ve beni öpüyor.
(Warner, sayfa 364)
"Gerçek," diyor. "bana neden yalanlar arasında yaşamayı tercih ettiğimi acıyla anımsatıyor."
(Warner, sayfa 373)
0 yorum:
Yorum Gönder